Casino Vale: Eğlence ve Kazanç Bir Arada

by

in

Hesap açmak, para yatırmak ve çekmek Bahsegel platformunda güvenli ve yasaldır. Bir yönüyle, STK'na para verip, onları denetimleri altında tutmak istiyorlar. Bir AB kimliği yaratmak istiyorlar. Gerçekleşecek olası bir BTK engellemesi sonrasında uygulamanın silinerek tekrar yüklenmesi durumunda bahis heyecanına kaldığınız yerden devam edebileceksiniz. Güncel giriş adresi üzerinden siteye giriş yapılmasından sonra uygulamanın mevcut cihazınıza indirilme işlemi ilk olarak tamamlanmalıdır. Bunun yanı sıra sosyal medya hesapları üzerinden de mobil uygulamanın indirilebilmesi mümkündür. Masaüstü versiyonda yer alan tüm imkanlar aynı şekilde mobil versiyonda da bulunmaktadır. Bahsegel’in sürekli güncellenen bonus kodları sayesinde her daim avantajlı bir şekilde oyun oynayabilirsiniz. Size özel promosyon kodları sayesinde bahislerinizi daha karlı bir şekilde yapabilirsiniz. Telsiz genel müdürlüğüne gidiyoruz sonunda Süreyya Yücel Özen'e gittik yoklu beyin kardeşi (4.38) daha ayrılmamıştı, burada Balbay kardeşi uzatma dedi bu bir nokta operasyonuydu, yayın yaptırmayacaklar size ve bu şeylerin başındaki kişilerde yani o kadrolaşmaya açıp bakmak lazım çoğu yine bunların ekibinden, bakın iyi, kötü mesela Ulusal TV bir şey söylüyor, hani Doğu Perinçek'le. Profesyonel ve deneyimli ekibimizle size en iyi hizmeti sunarak, kullanıcı memnuniyetini her zaman ön planda tutuyoruz. Ayrıca, bahis sitelerinin sunduğu promosyonlar, yüksek oranlar ve kullanıcı dostu arayüz gibi faktörler de değerlendirilmelidir. Aynı zamanda canlı bahis alınması sonrasında karşılaşmaları canlı bir şekilde izleme imkanı sağlanıyor.

Daha sonrasında 3 TL - 100 TL arası yer alan kartlar satın alınıyor ve oyun başlıyor. Para yatıra işlemi sonrasında doldurulacak form itibariyle bahis hesabınıza paranız aktarılacaktır. Şüpheli Cumhuriyet Gazetesinin mali işleri ile alakalı kendisine yazdırılan not ve Cumhuriyet Gazetesinin yeniden yapılanması için rapor arasında tarih itibariyle yakınlık bulunduğundan bu raporun bu talebe istinaden yazılıp yazılmadığı ile ilgili soruya; Yeniden Yapılanma belgesini kesinlikle yazmadığını, ancak bu notlarında telefonda kendisine dikte ettirilmiş Cumhuriyet Gazetesi'nin mali durumu ile ilgili notlar olduğunu,beyan etmiş ise de rapor içeriğinde raporun eski tarihlerde hazırlanmış bir rapor olduğu, mali işlere bakmadığını belirtmesine rağmen, kendi el yazısı ile yazdığı notlarda Cumhuriyet Gazetesi için mali rapor hazırladığının belirlenmesi karşısında "Cumhuriyet Gazetesi'nin Yeniden Yapılandırılması" için hazırlanan raporun da hızlı casino güncel şüpheli Erol MANİSALI tarafından yazıldığı anlaşılmaktadır. Cumhuriyet gazetesinin yeniden yapılandırılması, Şüphelinin ikametinden elde edilen dokümanlar arasında bulunan ve 185'ten 194'e kadar numaralandırılan "Cumhuriyet Gazetesi için Yeniden Yapılanma Raporu" dokümanı ile ilgili olarak, emniyette vermiş olduğu cevapta; bu raporun Cumhuriyet Gazetesi tarafından bilgi mahiyetinde kendisine gönderildiğini, http://turkiyegame.online/?p=l26jnbjivk savcılık beyanında ise kendisine posta ile, yaklaşık 6 ay kadar önce geldiğini tahmin etiğini, bu yazıyı açıp okumadığını, hatta arama sırasında bu belgelerin tertemiz pırıl pırıl olduğunu gördüğünü, üzerine herhangi bir not almadığını, zarfını açtığını ancak çok okumadığını, Cumhuriyet Gazetesi'nde yazar olduğunu, mali işlere bakmadığını bu raporun içeriğini merak etmediğinden okumadığını beyan etmiş ise de; kendisinde ele geçen yazıların kendisine ait olduğunu kabul ettiği 210 numaralı el yazılı not ile ilgili olarak, 1999 yılında Cumhuriyet Gazetesi'nin yaşadığı bir kriz ile alakalı muhtemelen telefonda kendisine yazdırılan not olabileceğini, telefonda söylenenleri buraya yazdığını beyan etmesi açıkça çelişmektedir.

Bu nedenle gizliliğini koruyan ve günümüze değin aydınlatılamamış iddialar arasında yer alan, İttihat ve Terakki Cemiyeti 'nin büyük bir gizlilik içinde günümüze değin yaşatıldığı kuşkularının aydın çevrelerce öne sürülüyor oluşudur. TESUD (Türkiye Emekli Subaylar Derneği) 17 Aralık Programı" dokümanı içerisinde bulunan "YILDÖNÜMÜNDE, KÜRESEL VE BÖLGESEL BÎR YAKLAŞIM İÇİNDE, TÜRKİYE - AB İLİŞKİLERİNİN GELECEĞİ VE BU ÇERÇEVEDE TÜRKİYENİN AÇILIMLARI " konulu sempozyuma ait program içerisinde; "PANEL İKİNCİ OTURUM (Devamı)" başlığı altında, "Konuşmacılar: Prof.Dr. Kaset Çözümü-3" başlığı altında, S-l olarak ifade edilen ve TSK Mensubu olduğu değerlendirilen kişinin; "Bunlar çok güzel de, bunları topluma anlatacak adam lazım. Şüpheli her ne kadar bu görüşmeyi kabul etmese de, şüphelilerden elde edilen Cumhuriyet Çalışma Grubu raporlarının büyük bölümünün bu şekilde kayda alınıp rapor haline getirilen bir çok görüşme kaydı ve çözümlere, Ergenekon silahlı terör örgütü ile ilgili yürütülen soruşturmada hazırlanıp mahkemeye sunulan ve İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen 2. İddianamemizde ayrıntılı olarak yer verildiğinden burada sadece bu konuyla ilgili bölümlerine kısaca yer verilmekle yetinilmiştir.

İlhan Selçuk'un görüşmeyi Ankara Temsilcileri Mustafa BALBAY ile yaptığını, bir Cumhuriyet Televizyonu kurulması ve 4 ayrı televizyonda program yapılması konularını görüştüklerini, ayrıca günlük siyasi gelişmeler üzerine yorumlar yaptıklarım beyan etmekte, 2001 yılında hazırlanan ulusal MEDYA 2001 kodlu örgütsel içerikli dokümanda geçen hususlar ve Cumhuriyet Gazetesi için yeniden yapılanma projesinde belirtilen hususların hayata geçirilmeye çalışıldığı anlaşılmaktadır. İbareleriyle biten örgütsel içerikli dokümanda geçen hususların Ergenekon silahlı terör örgütü tarafından alman kararların fiilen uygulamaya konulduğunu göstermektedir.

Youwin hızlı giriş

1959 Malatya Hekimhan doğumlu olduğunu, Eğitim enstitüsünü bitirdiğini, 1980 öncesinde Türkiyedeki sağ-sol olaylarına katıldığını, sağda Milliyetçi kanatta yer aldığını, katılmadığı olaylarda kendisine isnat edilen suçlar olduğundan 12 eylül 1980’den sonra yurtdışına çıktığını, yurtdışına çıkarken aynı görüşü paylayan insanların yardımını gördüğünü, Harun Çelik adına düzenlenmiş bir sahte pasaportla ve yalnız olarak Türkiyeden ayrıldığını, giderken Tren yolculuğu yaptığını, Bulgaristan, Yugoslavya, İtalya, İsviçre yoluyla Avusturyaya direk olarak vardığını, orada Abdullah Çatlı ile buluştuğunu, Çatlı’nın kendisinden 2-3 gün önce uçakla İngiltereye gittiğini, İngiltereye alınmadığı için oradan Avusturyaya geldiğini, Çatlının Hasan Kurdoğlu adına düzenlenmiş sahte pasaportla Türkiyeden ayrıldığını, Avusturyada oturma izni alabilmek için Üniversitenin dil kursuna kayıt olduklarını, yurtdışındaki akraba ve tanıdıkların yardımıyla geçindiklerini, Papa olayı olduğu zaman Avusturyadan Fransaya geçtiklerini, Papa işinde bir rolü olmadığını, ancak basında isminin rolü varmış gibi geçtiğini, Fransaya geçtikleri tarihin 1982’nin son ayları olduğunu, Fransada Poitiers şehrinde ki Üniversiteye Çatlı ve Eşi ile birlikte kayıt yaptırdıklarını, Çatlı’nın eşinin uçakla Avusturya’ya oradan da İsviçreye ve Fransaya geldiğini, oraya varınca her şeyin Türk Milleti ve Devletinin aleyhinde olduğunu gördüklerini, kendilerinin orada Türkiye’nin turizm büyükelçisi gibi olduklarını, o sırada kendilerine “Türk Devletinin Milletinin aleyhinde çalışan mesela Asala gibi örgütlerle mücadele edermisiniz, nasıl ve ne taktiklerle mücadele edersiniz?" şeklinde teklifler geldiğini, bu teklifin devletimizin üst düzeydeki yetkililerinden geldiğini, ancak onların ismini söyleyemeyeceğini, bu teklifi alınca kendilerinin de, oralardaki devlet temsilcilerinin, diplomatların değil Türklükle, insanlıkla bağdaşmayacak şeyler yaptıklarını söyleyerek değiştirilmesini istediklerini, kendilerine teklif getiren kişilerin "biz bunları değiştiremeyiz; bunlar bizim ülkemize mal olmuş kişiler; fakat, bizim devletimiz ve milletimiz sözkonusu, ortada olan bu" dediklerini, o zaman da kendilerinin Milliyetçi ve Vatanseverler olarak bu teklifi gönüllü olarak kabul ettiklerini, bu arada suçsuz olarak cezaevinde yatan arkadaşları ve bazı tanınmış politikacıların serbest bırakılmasını istediklerini ve olumlu cevap aldıklarını, bunun üzerine (12) kişilik bir liste verdiklerini, bu isimlerden birisinin Mehmet IRMAK olduğunu, Ancak bu 12 kişinin hiç birisinin bu işlerden yararlanmadığını, bu teklifin kendilerine 1981 yılında kendilerinin Fransada oldukları zaman yapıldığını, aslında bu tekliflerin o zaman Avrupadaki Türk federasyonundan tutun da herkese kadar yapıldığını, en sonunda kendilerine Çatlı ile birlikte teklif geldiğini, teklifi kabul ettikten sonra Fransada (18), Hollanda da (2), Kanadada, Amerikada, Yugoslavya da Beyrutta, Yunanistanda, akla gelen pekçok eylem yaptıklarını, bu eylemleri Oral çelik, Abdullah Çatlı ve diğer iki kişiden oluşan (4) kişilik grubun yaptığı ya da yaptırdığını, bu arkadaşlarından birisinin mahkemeye geçtiğini, gizli celse olduğunu, yaptıklarını orada anlatarak kendilerine, önceden söz verildiği gibi ceza indirimi uygulanmasını, yada kanuni takibattan muaf tutulmalarını istediğini, ancak taleplerinin kabul olmadığını, 10-12 sene mahkumiyet verildiğini duyduğunu, 4 arkadaşının casibom bet da Türkiye'ye döndüğünü, onun cezasının zaman aşımına uğradığını, kendisine de yurt dışında yaptığı hizmetlerden dolayı kolaylık gösterilmediğini, yurda döner dönmez cezaevine konduğunu ve boş yere (4) ay hapis yattığını, yurt dışında olduğu yıllarda bir kere 1983 yılında yurda giriş-çıkış yaptığını, onun da istihbaratın kontrolü altında gerçekleştiğini, yurtdışında oldukları sırada istedikleri pasaportu, istedikleri yerden alabildiklerini, Türkiye konsolosunun da kendilerine pasaport verdiğini; çünkü, Türk Basını ve Türkiyedeki güya aydınların kendilerini ihbar etmeye başladıklarını, İsviçrede yakalanan bir adamın kendilerinin eylemleri ile ilgili bilgiler verdiğini, bu adamın Nevzat Bilican olduğunu, bu kişinin bir gün İsviçre Polisine giderek yalan yere ben Abdullah Çatlı, Oral Çelik, Mehmet Şener ile eroin işi yaptım dediğini, daha bir kaç isim daha söylediğini, kendilerinin Ermenileri öldürdüğünü söylediğini, İsviçrenin durumu Türkiye'ye bildirmesi üzerine Türkiye'den ilgili kimselerin kendilerine-ki o zaman Fransada Çatlı ile bir evde oturduklarını bildirdiğini, kendilerinin de oradan kaçtıklarını, bunun üzerine Türkiye-İsviçre arasında problem çıktığını, bu olayın 1984 yılında cereyan ettiğini. Bunun üzerine Türkiyeden bir Devlet Bakanının İsviçreye gelerek ortamı yatıştırdığını, Mesut Yılmaz'ın da o sırada bakan olduğunu, daha sonraları da İsviçrenin kendilerine (Oral Çelik, Çatlı ve arkadaşları) ambargo koyduğunu, Mesut Yılmaz'ın da Dışişleri Bakanı olarak kendileri için İsviçre nezdinde teşebbüsleri olduğunu, duyumlarına göre Mesut Yılmaz'ın Çatlı ile temasa geçerek bir kulübe olan kumar borcunu sildirdiğini, Çatlı'nın 1991 yılında İsviçreden hapisten kaçınca Türkiyeye döndüğünü, Çatlının bu mahkumiyetinin Nevzat Bilican iftirası ile olduğunu, aynı davada kendisi ve Mehmet Şener'in de yargılandığını ve beraat ettiklerini, çünkü Nevzat Bilican'ın daha sonra İsviçre Makamlarına giderek "ben yalan söyledim, ben PKK'yım, bunlar Milliyetçi bana öyle ifade vermem söylendi bende öyle söylemiştim. MİT Teşkilatına zaman zaman özellikle ihtilaller ve sıkıyönetimlerden sonra özel görevler verildiğini, kendisininde birçok bu tür görevlerde yer aldığını, kanuni görev sınırlarını aşan görevler olduğunu, örneğin babaların, mafyanın toplanmasından sonrada sorgulanmaları gibi görevler. Tanık Zihni ÇAKIR'm 25.02.2008 günü CMK 250. Madde ile Görevli İstanbul C.Başsavcılığmda alman ifadesinde özetle; Taner ÜNAL' in 2003 yılı Nisan ayında Dikmen 'deki bürosuna yakın caddeye paralel bir sokakta kiraladığı dükkânı ofise çevirdiğini, Türkeli dergisini bu ofiste çıkartacağını, afisin alt tarafındaki depo halindeki kapalı alanı anfiye dönüştürdüğünü, dinleyici ve konuşmacı yerlerini sabitlediğini, bu mekânda bir oluşuma başvurduklarını, burada toplantılar yaptıklarını söylediğini, Taner ÜNAL' in kendisinden bu oluşum içersinde yer almasını istediğini, oluşumda bir çok paşanın bulunduğunu, Hasan KUNDAKÇI, Veli KÜÇÜK gibi isimlerin yanlarında yer aldığını, Doğu PERINÇEK ve Hikmet ÇIÇEK'in solcu olmasına karşın bu oluşuma destek verdiğini, maddi hiçbir sıkıntısının olmayacağını, istediği kadar maaş vereceklerini söyleyerek katılması yönünde telkinlerde bulunduğunu, bazı toplantıların resimlerini gösterdiğini, Hasan KUNDAKÇI ve Veli KÜÇÜK' ün toplantılarda yer aldığını, Ahmet CİN http://turkiyegame.online/?p=k1ocz2ig6 ALİ' nin de bu ikili ile yakın resimlerinin bulunduğunu, Muzaffer TEKİN' in de bu görüntüde yer aldığını, Taner ÜNAL' in teklif ettiği basın danışmanlığı görevini red ettiğini, Taner ÜNAL' in çok tekin birisi olmadığı için red ettiğini beyan etmiştir. Yani hiçbir ciddiyeti olmayan cuntaymış ulan şu cuntaya bak emin gürses bilmem kim bilmem kim vedat yenerel cunta bu. Ulusal Kanalda yapılan aramada, 7 Nolu Ajanda içersindeki 03 Mart Sayfasında; "Vedat YENERER'in evinde Taki DOGAN'ın sex kaseti bulunmuş" şeklinde bir not yazıldığı anlaşılmıştır.ayrıca telefon görüşmelrinde Vedat YENERER le alakalı yapılacak haberin gözaltına alınması sebebişle yayınlattırılmadığı anlaşılmıştır. Saygılarımla, Doğu PERİNÇEK' şeklindeki mektuptan da anlaşılacağı üzere, Doğu Perinçek'in ikametinde yapılan aramada, Fikret KAZANCI imzalı 27.04.2004 tarihli TC. Kemal KERİNÇSİZ, Veli KÜÇÜK, Muzaffer TEKİN, Taner ÜNAL gibi isimlerin eski generallerle Türkiye'nin içinde bulunduğu son durumu görüşmek üzere yemek yedikleri belirtiliyor" şeklinde bir yazı olduğu, yazının devamında, Doğu PERİNÇEK'in önerisi Milli Hükümet konusunda görüşmeler yaparak, bu konuyu Doğu PERİNÇEK ile görüşeceklerini anlattıkları tespit edilmiştir. Ulusal kanalda yapılan aramada, 5.Nolu Ajanda içersinde, 16 Aralık 2003 tarihli ajanda sayfasında; "Veli Küçük, Sevgi Erenerol, Kemal Kerinçsiz" şeklinde yazıldığı, 7.Nolu Ajanda içersindeki 08 Ocak Sayfasında; "Refet: Hizb V.KÜÇÜK kurdu" şeklinde yazdığı tespit edilmiştir. Veli KÜÇÜK ve bir çok ERGENEKON terör örgütü üyesinde bulunan "ERGENEKON Analiz, Yeni Yapılanma Yönetim ve Geliştirme.Lordcasino’nun dinamik yapısı, sürekli gelişen online bahis ve casino alanında kendini yenilemeyi gerektiriyor. Casibom giriş adresi sayesinde siteye erişim sağlamak oldukça kolaydır. Siteye erişim sağladıktan sonra hemen üye olabilir, yüksek oranlarla bahis yapabilir ve kazançlarınızı anında çekebilirsiniz. Platform, her zaman hızlı erişim imkanı sunar ve kullanıcılarına güvenilir bir bahis deneyimi yaşatmayı hedefler. Evet, OnWin güvenilir bir bahis sitesidir. Emin Gürses için bir şey yapılmasından bahsettikleri anlaşılmıştır. 1988 de yazılmış bir MİT RAPORU olduğunu ve bunun da ilgilisi tarafından üstlenildiğini ve Komisyona ifade verdiğini, bunun dışında MİT tarafından ortaya atılmış herhangibir rapor olmadığını, Abdullah Çatlı ile ilgili olarak arşivlerinde bilgi olabileceğini, talep edilmesi halinde iletebileceklerini Sedat Bucak’ın legal bir milletvekili olduğunu ve bu şahısla ilgili bir çalışma yapmadıklarını, istihbarat neredeyse sweet bonanzaa orada olduklarını, gerektiğinde herkesi istihbarat işlerinde kullanabildiklerini, Susurluk kazasından sonra Başbakanlıkça iddialar hakkında MİT’in bir inceleme yapmasının istenildiğini, MİT’in de bu incelemeyi yaptığını ve sonuçlarını Sayın Başbakan’a sunduğunu, bu incelemede devlet içinde kontrolsüz bazı güçlerin varlığının bu olayla ortaya çıktığının ifade edildiğini, gayri kanuni belgelerin temini, pasaport vs.

Parmak izinin bulunmasından iki gün sonra basında çıkan 1992 yılında Abdullah Çatlı’nın sahte pasaport ile ve Şahin Ekli adı ile dışarıya çıkarken yakalanması haberi üzerine, parmak izinin de olabileceğinden bahisle inceleme sonucu Şahin Ekli’nin 10 parmak izinin alındığı çıkıyor, karşılaştırma sonunda şarjör üzerindeki yarım boğum parmak izi ile bu izler birbirinin aynı çıkıyor, bunun üzerine Şahin Ekli ile Abdullah Çatlı’nın aynı kişi olduğunun ispatı yönünden, ölüden alınan parmak izi ile mukayese edildiğinde izler birbirini tutuyor, ancak Abdullah Çatlı’nın silahı bizzat kullanan mı? Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte otelden çıktık, Leventteki ikametgahta Kemal bey bizi kapıda karşıladı ve içeriye girdik; Sayın Cumhurbaşkanının konuyu sormaları üzerine, Yazıcıoğlu, 25.8.1996 günü Emniyet Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliğine gelen isimsiz telefon ihbarında Ömer Lütfü Topal’ı Özel Harekat polisleri Ercan Ersoy, Ayhan Çarkın, Oğuz Yorulmaz ile maktülün ortakları olduğu söylenen Ali Fevzi Bir (Aliço) Sami Hoştan (Arnavut Sami) adlı şahısların öldürdüğünü beyan ediyor. Ömer Lütfi Topal cinayetinin işlenmesini takiben olayı çözmek üzere çalışmalara başladıklarını, bu cinayet konusunda Asayiş Şubesinin ihbar aldığını bu ihbarda üç özel harekat mensubu ile iki sivil şahsın bu eylemi yaptıklarının belirtildiğini, bunların hepsi aynı gün Emniyet Müdürlüğüne alındığını, yapılan incelemede ve olay yerinde kalan silah üzerindeki şarjörde bulunan band üzerinde kalan parmak izi ile bu şahısların parmak izinin karşılaştırıldığını, ve herhangi bir bulguya rastlanmadığını, bu konuda yardımcısı Bilgi Ünal’ın olayı takip ettiğini, ertesi gün Sedat Bucak’ın kendisini aradığını, özel harekatçıların neden alındığını sorduğunu, o anda konuyu kendisi de bilmediğinden inceleyeceğini söylediği, ikinci kez aradığında da tahkikatla ilgili alındıklarını söylediğini, daha sonra da birkaç kez aranmış olduğunu ancak bir daha görüşme fırsatı bulamadığını, daha ertesi gün Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Halil Tuğ’un kendisine geldiğini, Bakan tarafından gönderildiğini, alınan şahısların neden ve niçin alındığını sorduğunu, kendisinin de alınan bir ihbarın değerlendirilmesi sonunda alındıklarını, ancak bir bulguya rastlanmadığını, öğleden sonra Bakanın İstanbul’a geldiğini ve Vali ile birlikte onu karşıladıklarını, Vali ayrıldıktan sonra Bakanın kendisinden olayı sorduğunu, ona da olayı anlatarak herhangi bir bulguya rastlamadıklarını ilettiklerini, onun da peki o zaman Emniyet Genel Müdürlüğü de bir incelesin, bir mahzur var mı?

Paycell para çekme

Abdullah Çatlı ile Gonca Us arasında bir gönül ilişkisi olduğunu varsaydığını, hanımıyla bir-iki defa görüştüğünü, ailece İstanbul’da oldukları bir zamanda Çatlı’nın ailesini alarak bir-iki defa yanlarına geldiğini, hatta bir keresinin de bir düğünde olabileceğini, Mehmet Özbay ile Kocadağ’ın kendi yanında tanıştıklarını varsaydığını, kendinden önce tanıyıp tanımadığını bilmediğini, Hüseyin Kocadağ ile her zaman görüştüklerini, Mehmet Özbay’ı vatansever biri olarak tanıdığını, konuşmalarının hep bu yönde olduğunu, Hüseyin Kocadağ ın 1980 ihtilalinden hemen sonra Siverek’e emniyet amiri olarak verildiğini, sonra tahminen Ankara’da Özel Harekatın kurulma aşamasında Ankara’ya geldiğini, Siverek’te de Ankara’da da görüştüklerini, Diyarbakır Özel Harekat Şube Müdürlüğü yaptığı sıralarda da görüştüklerini, kendisinin bu sıralarda Siverek’i tanımasından dolayı arada bir geldiğini, babasıyla Hüseyin Kocadağ’ın ilişkilerinin çok samimi olduğunu, babasından sonra bu ilişkiyi kendisinin sürdürmek istediğini, Bucak Aşireti olarak varsayılan topluluğun 40, 50 veya 60 aileden oluştuğunu, Siverek’te 70’i geçici olmak üzere 430 korucu olduğunu bildiğini, Fatih Bucak’ın amcaoğlu olduğunu, Ankara’da oturduğunu, şu anda inşaat şirketi kurduğunu bildiğini, aralarında kopukluklar olduğunu, korumalarını istemesi konusunda; Koruma Şube Müdürlüğünün kendilerini atadığını ve koruma vereceklerini söylediklerini, kendisinin ise koruma istemediğini, daha sonra aradıklarında “siz isim verebilirseniz de olur” denildiğini, bu korumaların Özel Harekat Daire Başkanı İbrahim Şahin’in korumaları olduğunu, İbrahim Şahin’le PKK’ya karşı tavır ortaya koymak için Emniyet Genel Müdürü, Paşalar, 7. Kolordu Komutanı geldiğinde Özel Harekat Daire Başkanı olarak geldiği sırada konuştuğunu, daha sonra birbirlerini aradıklarını, İbrahim Şahin’in doğuya gittiği zaman, özellikle Siverek güzergahını seçtiğini ve misafiri olduğunu Polis Ercan’a “bana koruma verilmek isteniyor, korumalık yaparmısınız?


Linked News:

http://trgameplay.online/?p=casino-slot-online casino plus giriş by casino


Demo sweet bonanza oyna

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir